Mehmet İşler’den Turizm Eleştirilerine Yanıt
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, meslektaşlarına yönelik yapılan eleştirilere sert bir tepki gösterdi. İşler, turizmcilerin ‘günah keçisi’ olarak ilan edildiğini ifade ederek, bu durumun haksızlık olduğunu vurguladı.
İşler, Yunanistan’ın tatil açısından Türkiye’den daha uygun fiyatlarla öne çıktığını, ancak bu duruma neden olan etmenlerin turizmciler olmadığını savundu. Türkiye’deki yüksek vergilendirme oranlarına dikkat çeken İşler, Yunanistan’da turizm koşullarının daha avantajlı olduğunu belirtti. Enflasyonun kaynağının turizmciler olarak gösterilmesinin yanlış olduğunu belirten İşler, şu ifadeleri kullandı:
“Biz Sadece Sonuçlarız”
“Kış aylarında enflasyonun kaynağı marketler olarak gösterildi. O dönemdeki trend marketlerdi, şu anda ise turizm. Bugün sanki enflasyonun sebepleri arasında fırsatçılık yapan, fahiş fiyatlarla satış yapan turizmciler varmış gibi bir algı oluşturuluyor. Sanki bu durumdan dolayı herkes Yunanistan’a yöneliyor. Bu, Türkiye’nin döviz ve istihdam kaynağı olan, ekonominin bel kemiği olan turizmciler için büyük bir haksızlıktır. Gerçek şu ki, Yunanistan Türkiye’den daha ucuz bir tatil imkanı sunuyor. Ancak bu durum bizim doğrudan sebep olduğumuz bir konu değil. Turizmdeki mevcut fiyatlar, bizim kontrolümüzde olmayan, dışsal etmenlerin bir sonucudur. Biz sadece bu durumun bir sonucuyuz. Bugün yaşanan fiyat artışlarının ve enflasyonist ortamın sebebi biz değiliz; biz sadece bu şartların kurbanıyız. Bu durumun kaynağı, mevcut enflasyonist ortamda genel maliyetlerin kontrol edilmemesi ve turizmcinin bu fiyatlar üzerinden kâr marjı ekleyerek satış yapmasıdır. Maalesef burada günah keçisi olarak turizmci gösterilmektedir.”
“Fırsatçılık Söylemleri Bir Algı Yönetimi”
“Bizim girdi maliyetlerimiz, Yunanistan’daki satış fiyatlarının çok üzerinde. Bu nedenle Yunanistan ile rekabet etme şansımız yok. Yunanistan’da ÖTV gibi ek vergiler bulunmuyor. Orada, Türkiye’deki gibi kurumsal bir yapı yok; genellikle aile işletmeleri var. Anne ve kız mutfakta çalışırken, baba ve oğul restoranın önünde hizmet veriyor. Fiş verme zorunluluğu yok. Ayrıca, alkollü içeceklerde bir ÖTV vergisi uygulanmıyor. Yunan hükümeti, adalarda kalan insanları desteklemek için çeşitli vergisel avantajlar sağlıyor. Yunanistan’da enflasyonist bir ortam da yok. Bu unsurları bir araya getirdiğimizde, Türkiye’deki tüm enflasyonist ortama rağmen, turizm sektörünün durumu gerçekten iç açıcı değil. Türkiye, en fazla vergi tahakkuk ettirilen sektörlerden biridir. Kurumlar vergisi, KDV, muhtasar, SGK, konaklama vergisi ve TGA gibi birçok vergi ödeniyor. Lütfen bu konuyu inceleyin. Yunanistan’da bu kadar çok vergi ödeniyor mu? Yunanistan’daki enflasyon oranları ile bizimkiler aynı mı? Yunanistan’daki maliyet artışlarıyla bizimki eşit mi? Şu anki koşullarda şartlar eşit değil. Ancak turizmciler, sanki fırsatçılık yapan ve haksız kazanç elde etmek isteyen kişiler olarak gösteriliyor. Biz bu algıya kesinlikle karşı çıkıyoruz. Bu, bir algı yönetimidir. Bugünkü enflasyonun sebebi, turizmci değil; turizmci, bu durumun bir sonucudur.”